14 Haziran 2008 Cumartesi

Unbearable Lightness Of Being / Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği [1988]

1960'ların Çekoslovakyasında Prag'da yaşayan yakışıklı-çapkın ve başarılı bir cerrah olan Tomas (Daniel Day-Lewis) bir ameliyat için gittiği kaplıcalarda okumaya düşkün kasabalı bir kız olan Tereza (Juliette Binoche) ile tanışır. Tereza, Tomas'ın peşinden Prag'a gelir. Tomas, Tereza ile evlenir fakat sevgilisi Sabina (Lena Olin) ile olan ilişkisini sürdürür fakat bu ilişki daha çok cinselliğe dayalıdır. Sabina ile Tereza'yı birbiriyle tanıştıran Tomas ikisi arasındaki arkadaşlıktan etkilenir. 1968 baharında sovyet tanklarının Prag'a girmesiyle bu üçlünün hayatı altüst olur. Milan Kundera'nın aynı adlı başyapıt romanından uyarlanan filmin yönetmeni Philip Kaufman.
Prag'ın masalsı, zaman zaman karamsar atmosferinde geçen, yer yer politik analizlerin geçtiği, sophokles'in Kral Oidipus eserini bolca gördüğümüz, bu nedenle "her kadın sırları keşvedilecek yeni bir kıta" cümlesi altındaki gizli anne arayışını anlatan, kadınları ayrı kılan detayların bir şapkadan çok kırılmış camlardan yansıyan narsist görüntümüz olduğunu söyleyen filmdir.
Birbirlerini kıskanan kadınlar arasında yaşanan duygular çok iyi işlenmiş...
Bir de "Karenin" adında köpekleri vardır ki bir köpeğe karşı duyulabilecek sevginin şimdiye kadar izlediklerim içerisinde en iyi şekilde dile getirildiği film bence:
"Annemi sevmek zorundaydım ama bu köpeği sevmeyi ben seçtim. Onu senden daha çok seviyorum çünkü beni her an aldatacak korkusu yok ve beni karşılıksız seviyor."
Ve film başladığı gibi "güçsüzlerin ülkesi"nde son bulur.
Gördüğüm en iyi renkliden siyah beyaza geçişler bu filmde kullanılmış. Ayrıca filmde Man Ray ve dolayısıyla Lee Miller'ın adı geçer.
(-anahita, 13.07.2005 02:55)
Tomas: - Gitmem gerek.
Sabina: - Bir kadının evinde geceyi geçirmez misin hiç?
Tomas: - Asla.
Sabina: - Ya kadın senin evine gelirse?
Tomas: - Ona uykusuzluk çekiyorum derim. Bulurum bir şey. Ayrıca, yatağım çok dar.
Sabina: - Kadınlardan korkuyor musun doktor?
Tomas: - Elbette.
Sabina: -Tomas. Sadece zevk peşinde misin? Yoksa her kadın senin için sırlarını keşfetmek istediğin yeni bir kıta mı?
Tomas: - Sevişirken ne diyeceğini merak ediyor musun? Ya da nasıl gülümseyeceğini? Nasıl fısıldayacağını, inleyeceğini, çığlık atacağını. Belki de en küçük tahayyül edilemez ayrıntıları.Bir kadını diğerinden tamamen ayrı kılan minik şeyleri.
Sabina: - Benim ayrıntım nedir doktor?
Tomas: - Şapkan Sabina.
Sabina: - Başka biriyle tanıştım. Tanıştığım en iyi erkek.Akıllı, yakışıklı, iyi...Ve benim için deli oluyor. Ve evli. Sadece bir şey var. Şapkamı beğenmiyor.
Tomas: - Şapkan. Şapkan bana ağlama isteği veriyor Sabina.
Tomas: - İki hayatım olsaydı. birincisinde, onu evime davet ederdim. İkincisindeyse, onu kovardım. Sonra karşılaştırma yapıp hangisinin en iyisi olduğunu anlardım. Ama bu dünyaya bir kere geliyoruz. Hayat çok hafif. Bir taslak gibi, asla içini dolduramıyor ya da düzeltemiyoruz. Daha iyi yapamıyoruz. Bu çok korkutucu.
Tereza: - Tomas, sana yardım etmem gerektiğini biliyorum ama edemiyorum. Sana destek olacak yerde, köstek oluyorum. Hayat benim için çok ağır, senin içinse çok hafif. Bu hafifliğe, bu özgürlüğe dayanamıyorum. Yeterince güçlü değilim. Prag'da sana sadece aşk için muhtaçtım. İsviçre'deyse her şey için sana bağımlıyım. Beni terk etsen ne yaparım? Ben güçsüzüm. Güçsüzlerin ülkesine geri dönüyorum. Hoşçakal.
Tereza: - Beni onlara götür.
Tomas: - Kimlere?
Tereza: - Öbür kadınlara. Onlarla seviştiğinde, beni onlara götür. Senin için onları soyarım. Bunu istiyorum. Gerçekten. Onları güzelce yıkar, koynuna sokarım. Hoşuna gidecek her şeyi yaparım. Öbür kadınların vücutları bizim oyuncağımız olur.
Tomas: - Tereza, sen neden bahsediyorsun?
Tereza: - Başka kadınlarla birlikte olduğunu biliyorum. Benden saklayamazsın. Her gün kendime şöyle demeye çalışıyorum...''Bu bir şey ifade etmez ki. Önemli değil. Sadece gönül eğlendiriyor. Elinde değil. Ama beni seviyor. Beni sevdiğini biliyorum. Bundan eminim. Beni seviyor."''Beni seviyor!'' Ama dayanamıyorum. Çok denedim. Dayanamıyorum. Beni onlara götür. Beni yalnız bırakma!

Hiç yorum yok: